
Seni düşünüyordum aylardan eylül
Aşk terketmisti bu şehri
Açmıyordu tek gül
Yapraklar sarariyordu..
sonbaharını yaşıyordu bu mevsimde bu şehir
Ve ben seni düşünüyordum öyle bir hazan vakti
Okunması yasaklanan kitaplar gibiydin
Her cümlesi vebal
Ve ben artık okuyamiyordum seni
Kalmadı çünkü hiç bir yerimde hal
Aylardan eylül mevsim sonbahar
Ayrılık mevsimi ve aklımda sen
Ayrılığın acısını ah bir bilsen
Kalemim tükenmiş yazamıyorum
Mevsim sonbahar ya bir durgunluk var üzerimde
Üstüm başım sen
Hoscakal bile diyemedim sen bana veda ederken
Cansu açış
Sizden çok güzel şiir çıkar bayım
Gözlerinizden, en güzel manzara
Ellerinizden en güzel masumiyet
Dudaklarınızdan duyulmamış sözler
Sizden çok güzel bir şiir çıkar bayım
Bakışlarinizdan, dokunuslarinizdan
Öpüşlerinizden
Uzakliklarinizdan yakinliklarinizdan
Yakinliklarinizdan kısacası
Sizden hiç yazılmamis bir şiir çıkar
Bence siz aynı böyle bakın
Aynı böyle dokunun
Aynı böyle öpün
Cansu açış


CANSU AÇIŞ KİMDİR ?
08.07.1996 EDİRNE DOĞUMLU ''YAZMAK KENDİN OLMAKTIR'' KİTABININ YAZARI EN BÜYÜK HAYALİ OYUNCU OLMAK EN BÜYÜK HEDEFİ İKİNCİ KİTABINI DA ŞİİR KİTABI OLARAK ÇIKARMAK.. OYUNCULUK EĞİTİMİ ALIYOR İLERİDE KAMERA ÖNÜ OYUNCULUĞU YAPMAYI İSTEDİĞİNİ DE SÖYLÜYOR
MESLEK LİSESİ ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ ALANINDAN MEZUN
ÜNİVERSTEDE REKLAMCILIK VEYA RADYO TV OKUMAK İSTEDİĞİNİ SÖYLÜYOR KENDİNİ BİLDİ BİLELİ YAZIYOR KENDİSİNİ ''KEŞFEDİLMEYEN YAZAR'' OLARAK TANIMLAMAYA HEP DEVAM EDECEĞİNİ SÖYLÜYOR

Saçlarım hâlâ papatya kokuyor sevgilim
Papatya gibi hâlâ umutlarım
ve papatyanın hiç olmayan bir yaprağı gibi seni sevişlerim
Dokunma bana az bulunurum buralarda papatyalar gibi masum ve tertemiz duygularım hâlâ
Deli gönlüm sevsin mi seni ?
Nasıl sever ?
Hiç bilmediği hiç görmediği birini ?
Aç bana kalbini gülüşünü bakışını bilmediğim adam
Tut ellerimden değişen zamana inat
Gidelim seninle eylül bitmeden
.... cansu açış. ..
Daha genç doğulmaz bu hayata
Ve her çocuk yaşlıdır
Yeniden başlamak için bir ömre.
Demis Umut Akbaş
Bende diyorum ki daha erken yaşanmamışti hiç bazı şeyler
Ve herseyi erken yaşadığım için genç doğdum
Ve şimdi çocuk olmak ne demek bilmeden hayati yaşıyorum
Mutsuzum ve ruhsuz bir sürü insan tanıyorum
Ağır geldi bana bendeki erken yaşam
Bu kadar yaşanmışlıgi sigdiramadim heybeme
Çekip kurtarın beni şimdi bu zamansizligin içinden
Ve su An ruhen yaslaniyorum sanırım
Başlamak için bir ömre yeniden...
Cansu açış
bazen tek bir cümle hayata tutunman için sebeptir
bazense bir bakış, bir gülüş
nefes alıyorsan eğer mutlusundur her şeye rağmen
hayat ne eksik ne fazla
ama eşit yazılmamış kaderimiz
bazıları güler bazıları ağlar
bazıları cebinin zenginliğini
bazıları ise gönlünün zenginliğini belli eder
oysa her iki durumda da kaderdir insanı insanı insan yapan..
CANSU AÇIŞ
Çok uzun zaman oldu adını anmayalı
Böyle iyiyim yalnız yorgun ve hep aynı
Aynalar bile yüzümü tanıyamaz oldu
Ya böyle devam etmeliyim ya da çekip gitmeli..
Nereye gideceğini bilmeyen bir yolcuyum şimdi..
Ne bir adres biliyorum ne bir iz
Çıksam kadın başına sokaklara
Gece yarısı on iki..
Adımdan çekip kapıyı usulca
Yürümeye taktim kalmadı yorgunum zira..
Bir aralık mevsimi aklımda çözülmez bir dava..
Dışarısı soğuk insanlar gibi kanımca...
Adımda bırakmak istediklerim bağrımda durunca..
Ne ileri gitmek gelir içimden ne geri..
Zaman benim için yok musun
Yoksa hiç olmadın mi zaten benim dünyamda..
Vakit çok geç diyemem zira zaman hep aldatır beni..
İyisi mi çok uzun zamanda olsa adını anmayalı
Ben böyle iyiyim yalnız yorgun ve hep aynı
Cansu açış




veda ettim gecelere
yanımda seni bulamayınca
veda ettim sevgimize
kalbim senin olmayınca
gözlerim gözlerine bakamazken
ellerim ellerini nasıl tutsun
ruhun aydınlatır karanlık dünyamı
sevgilim sen benim için artık yoksun..
sessizlik sardı dünyamı artık
konuşamaz oldum kimseyle
kendimi tanımaz oldu mabedim
sevmez oldum aynaları
gittiğin günden beri her günüm gece oldu
gözlerim pencerede seni arar oldu sevgilim
kalemim seni yazdı alfabe de sadece senin adının harfleri kaldı
gün doğmaz artık dünyama sen yoksun
alkol dost olmuş, bir hoşum bu akşam
kaç promil gerekli ikimizi çift görmek için
ben her zaman görüyorum oysa ki ikimizi
sarhoşum sevdiğim belalım
dedim ya sarhoş oldu bedenim
ruhum senin yanında..
uykular haram gözlerin gözlerime deva
SEVGİLİM SENSİZ GEÇEN HER GECEM
GÖZLERİMDE DONUK BİR BAKIŞLA
SABAH OLUVERİR UTANMADAN
SENİN YOKLUĞUNA...
sevdiğim gözlerim gözlerine
sözlerim sözlerine hasret bu ev sensiz bir boş
biliyorum dönemezsin geriye
yıllar önce bir bilet aldın bilinmeze
ufkun adı gün olmuş senin adın ben
beni alır dertler götürürler
cümle cümle yanına..
(CANSU AÇIŞ )
Çocuklugum
Kırmızı rugan ayakkabılarım
Çocuklugum
Bembeyaz tül elbisem
Ben çoçukken daha güzeldi herşey
Ben çocukken daha iyiydi insanlar
Kırmızı rugan ayakkabılarım ve bembeyaz tül elbisemle iken ben
Masallar dinlerken ben annemden
Daha masumdu her şey
Sanki daha güzeldik
Eskiden (cnsu açş)
BABALAR GÜNÜN KUTLU OLSUN BABACIĞIM...
BİR SESSİZ ÇIĞLIK....
Bir sessiz çığlık, bu bir sessiz çığlıktır ki insanın kulağını sağır eder en derinden !
dört yanı deniz olmasına rağmen balık yine yalnızdır, balık ağlarsa denizin haberi olur mu ?
bir boşluk ki içimde, darmadağın eden. bir boşluk ki içimi yakar en derininden
bir cumartesi sabahı tatlı uykumdayken acı bir sessiz çığlıkla uyandım birden güneş ilk defa saklanmıştı bulutların arasına, dünyama ilk defa karabulutlar çökmüştü.
daha dün akşam boynuna sarıldığım babam ÖLMÜŞ!
öyle diyordu karabulutlar, öyle diyordu sokak, öyle diyordu insanlar.
inanmak istemedim, kimse beni inandıramadı onun öldüğüne...
dondum kaldım öylece...
babam ölmüş.... bir deprem ki ruhumu yakar en derinden..
bir deprem ki ruhumu yerle bir eden,
o elleri solmuş, gözleri sonsuza kapanmış, ruhunu bize bırakmış gitmiş...
babam ölmüş....
duyduğumda tüm dünyamı başıma yıktı bu haber..
babam ölmüş, herkesden çok güvendiğim o adam ölmüş...
bizi bırakıp gitmiş bir başımıza bizi,
hiç kırılmadım, hiç kızmadım sana inan.. hep izlersin bizi gökyüzünden.. öyle diyorlar babacığım.
bende her gece yatmadan önce gökyüzüne bakar ''iyi geceler babacığım'' derim sana
hayat çok zordu. diyorlarki ; babam ölmüş hayat öyle üzerime geliyordu ki bir odanın içine hapsolmuşum sanki...
bu gün ilk kez sensiz geçirdiğim babalar günü eskiden öpüp sarıldığım babacığımı şimdi mezarına gideceğim. ben ki toprağı bile taşı bile severim babacığım, sen yatıyorsun orada toprağa can verdi bedenin BABALAR GÜNÜN KUTLU OLSUN BABACIĞIM...
Seni öpemesemde sarılamasam da gökyüzüne seslenirim ''BULUTLAR BABAMA İYİ BAKIN'' BİR ÖLÜM ÖNCESİ SESSİZLİKTİ BU
ÖLÜM ÖNCESİ SESSİZLİK SESSİZ ÇIĞLIKTI !!!
CANSU AÇIŞ (YAZMAK KENDİN OLMAKTIR KİTABINDAN VE SANAT ALEMİ. NET DENEME YAZISI KATEGORİSİNDEN YAYINLI YAZIDIR !!)



Suskunum şimdi..
Bu artık son diye bitecek cümlelerle dolduruyorum dilimi
Artık sonlanmalı diyorum
Seninle geçen mazim
Seninle oluşan benligim
Kaleme fısıldıyorum usulca adını
Anlaşılması imkansız bir şekilde yazılıyorsun kagıda.
Bir tek ben anlyrum ben seviyorum seni bu artık son olsa da
bazen insanın anlatacak çok şeyi vardır içinde
ama konuşacak kimsesi yoktur diyor ya şair...
bazen insanın konuşacak kişisi bile olsa onu anlayacak kişisi olmadığındandır içindekileri anlatamayışı diyorum bende...
CANSU AÇIŞ

İÇİMDE Kİ SESSİZLİĞİN YALNIZLIĞI...
Bir rüzgar esiyor penceremin perdesinde
havalanıyor yorgun gözlerimde yalnızlık..
bir veda diyorum bir elveda gerek bu sessizliğe
gözlerimde binlerce hayal, kafamda bir sürü düşünce
rüzgarla konuşuyor sanki düşüncelerim
gözlerimin önünde kayboluyor benliğim...
*****************************
usulca geliyor yalnızlığım yanıma
kafamda düşüncelerle ulaşıyorum sona
gözlerimle konuşuyor düşünüyorum artık
gördüğüm şeylerin baktığı oluyorum bazen
gözlerimde bir veda dilimde suskunluğum
içime siniyor bu yalnızlığın sessizliği..
kapanıyor gözlerim..
ve yavaş yavaş son buluyorum
düşünce denizinin derin sularında..
cansu açış...


Ne kadarda umursamaz bir adamdı
Sözlerine bakilacak olsa oysa tüm dünya onu ilgilendiriyor gibiydi. Öyle hissediyordun yazdıklarını okuyunca. Ama bir kelam bile edemiyordun onunla konusmaya başlayınca
Kendini ufak küçük bir o kadar da umursamaz hissediyordun papatyalardan bahsediyordu fakat kendisi papatyanin kopan yaprakları gibiydi oysa ki. Hep sevmiyor çıkıyordu
Dogruydu da kendinden başka hic kimseyi sevmiyor umursamiyordu sanki. Tanınan birisiydi ama egosunun onu esiri altına aldığını sanmıyordum belki dışa gösterdiği o umursamaz yüzünün altinda fedakar ve herkesi onemseyen bir gercek yatıyordu da bunu kimseye belli etmek istemiyor gibiydi.
Fakat yazdıklarını okudukça kendini başka baska ülkelere seyhat ederken buluyordu insan
Ya cok güzel kurgu yapıyordu ya da cok zamanın da konusur gibi yazıyordu. Hayatta cok zorluk cekmişe benziyordu ama sanirsam hayat da ondan yeteri kadar çekmiş gibi..
Neyse cok cekmis olması umursamaz olması egolu veya egosuz olması önemli değildi
Asil önemli olan herkesden ve herseyden kaçmak icin defteri ve kalemi seçmiş olmasıydı
Yazdikca insanlardan uzaklasiyor uzaklaştıkça umursamaz oluyordu ama olsundu yazmak her şeyden kendini soyutlamakti ya da belki bir o kadarda her seye yakin olmakti bilemezdin ki ona bakinca ikilemde kaliyordun ama onsuzda olmuyordu onunla da olmuyordu degil mi evet haklısın o da zaten yazarak yaşıyordu ne. Yazarak oluyordu bazi seyler ne de yazmadan
Sonuc mu hep dönülmez bir ufkun akşamındaydi..
Cansu açış
